Bakırhan'dan Gözaltılara Sert Tepki! CHP, Türkiye'nin 1 numaralı Partisi!
DEVA Partisi Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, "Türkiye'nin öncü partisi Cumhuriyet Halk Partisi'dir" diyerek, CHP'li belediyelere yapılan operasyonlara güçlü bir şekilde karşı çıktı. "Demokrasi ve hukukun olmadığı bir sistem, kimseye yarar sağlamaz" şeklinde konuştu.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin “Barış ve Demokratik Toplum Buluşmaları” çerçevesinde Muğla’nın Menteşe ilçesinde gerçekleştirilen halk buluşmasında fikirlerini paylaştı. Bakırhan, CHP'li belediyelere yönelik yapılan operasyonları eleştirerek, yargının bir politika aracı olarak kullanıldığını ileri sürdü. “Demokrasi ve adaletin olmadığı bir sistemin kimseye yararı olmaz” ifadesini kullandı.
Partisinin yönetim kadrosuyla birlikte Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen buluşmaya katılan Bakırhan, Türkiye’nin demokratikleşme ihtiyacına vurgu yaptı. Bu sürecin sadece Kürtler ile iktidar arasında bir sorun olmadığını da dile getirdi.
“Muğlalıların bu süreci desteklemeleri gerektiğine inanıyorum. Çünkü bu durum yalnızca bir DEM Parti ve AK Parti meselesi değil. Sadece Kürtler ve iktidar arasında bir görüşme değil. Bu, demokratik bir toplum sürecidir. Türkiye'nin genel demokratikleşmesi ile ilgilidir. Kürt meselesinin yüzyıl sonra barışçıl bir şekilde çözülmesi için büyük bir fırsat sunmaktadır. Umarım bu fırsatı birlikte değerlendirebiliriz.”
Orta Doğu’daki kriz ortamının Türkiye üzerindeki etkilerine de değinen Bakırhan, ülkenin toplumsal barışa ve demokratik bir zemine acil ihtiyacı olduğunu belirtti:
“Orta Doğu yeniden şekillenirken, Türkiye de demokratik bir zemin oluşturarak kendisini yeniden bulmak zorundadır. En doğru yol, toplumsal barışımızı sağlamak ve Türkler ile Kürtlerin yüzyıl sonra eşit bir ortamda, kardeşçe yaşamalarını destekleyecek bir süreci inşa etmektir.”
“ÖCALAN’IN ÇAĞRISIYLA YENİ BİR UMUT DOĞDU”
Bakırhan, konuşmasında Abdullah Öcalan’ın çağrısıyla ortaya çıkan yeni barış süreci umuduna da değindi:
“Sayın Öcalan’ın çağrısıyla Türkiye'de yeni bir umut doğdu. Tek taraflı ve katı bir ulus merkeziyetçi anlayış yerine kapsayıcı ve demokratik, eşit yurttaşların olduğu bir zemin kurmak zorundayız.”
Bu dönemde atılacak adımların, iktidarın güven sağlamasıyla mümkün olabileceğini belirten Bakırhan, şunları ifade etti:
“İktidar, halkın kaygılarını ve bu sürece yönelik güvensizliğini ortadan kaldıracak adımlar atmalıdır. Ancak, dikkatinizi çekerim ki, bunun yerine her gün belediyelere yönelik operasyonlar gerçekleşiyor. Nedir kayyum atamak, belediye başkanlarını tutuklamak ve hukuku keyfi bir şekilde mağduriyet aracı haline getirmek? Bu akla uygun mu?”
“KAYYIM BELEDİYELERİNDE YOLSUZLUK BOLCA VAR”
Bakırhan, CHP'li belediyelere yönelik yolsuzluk iddialarıyla ilgili de konuşarak bu konunun yargı süreciyle netleşmesi gerektiğini vurguladı. “Eğer gerçekten yolsuzluk varsa, mahkemeler devreye girmeli. Belediye başkanı nereye kaçabilir ki?” dedi ve ekledi:
“Ama hırsızlık ve yolsuzluk arıyorsanız, kayyum belediyelerine gidin. Orada hırsızlığın, yolsuzluğun ve usulsüzlüğün alası var.”
Bakırhan, barışın yalnızca Kürtler için değil, Türkiye’nin tüm toplumsal kesimleri için ulaşılması gereken bir hedef olduğunu da belirtti:
“Biz sadece bir Kürt barışı değil, geniş kapsamlı bir Türkiye barışından söz ediyoruz. Muğla'nın mutlu olmadığı bir barışın anlamı ne?” diyerek vurguladı. “Daha demokratik bir cumhuriyet; herkesi kapsayan ve güçlü aidiyet duygularıyla bağlı bir cumhuriyet inşa edelim.”
“DEM PARTİ HUKUKSUZLUKLARA KARŞI DURMAYA DEVAM EDECEK”
Bakırhan, iktidara yaptığı çağrıda barış sürecinin tarafsız, kapsayıcı ve demokratik temeller üzerinde yürütülmesi gerektiğini belirtti:
“İktidarın, PKK’nin silah bırakmayı planladığı bir aşamada, antidemokratik uygulamalarla kendini sorgulamasını değil; demokratik adımlarla, demokrasinin gereklerini yerine getirerek anılmasını bekliyoruz. Türkiye'nin demokrasiye ihtiyacı var. Muğla'nın demokrasiye gereksinimi var. DEM Parti de bu meselenin altını çizmeye devam edecektir.”
